Pazardan sıkılanlar bir dernek kurup cumartesileri toplanalım

6 minutes, 38 seconds Read

Pazardan sıkılanlar bir dernek kurup cumartesileri toplanalım

Abdullah Harmancı, pazarlarla arası pek de iyi olmayan isimlerden biri. Hatta öyle ki, “Pazar günlerinden sıkılanlar olarak bir dernek kurup cumartesi günleri toplanalım” diyor.

Merve Akbaş
04:00 – 23/06/2024 Pazar
Güncelleme: 07:07 – 23/06/2024 Pazar
Yeni Şafak
Abdullah Harmancı
Abdullah Harmancı

Bu hafta Sait Faik’in “Kim Kime” isimli öyküsüyle başlayalım köşemize. Şöyle diyor yazar: “Önünden pazar günleri üç beş âşığın geçtiği, adeta kendi kendine, kayaların orada çatlayıp dökülmesiyle vücuda gelmiş sanılan bir yola; sair günler, yalnız yollara mahsus olmayan kimsesizliğin garipliği siner.” Yollar, semtler, mahalleler pazar günleri değişir mi? Elbette değişir. Pazar günleri değişmeyen nedir ki? Bugün yazar Abdullah Harmancı’yla pazarları masaya yatırıp, tam da bunları konuşacağız. Önce Harmancı’nın klasik pazarı nasıl geçermiş, onu öğrenelim: “Normalde sosyal biri değilim. Ama ben bile pazar günlerinin durgunluğunu hissediyorum. Sabah geç kalkmak, kahvaltıdan sonra mutlaka kendimi şehrin sokaklarına atmak. Yürümek. Şehir dışında bulunan ormanlık alanlara gitmek ve ıssızlaşmak. Genelde pazar günlerim böyle geçiyor. Akşamsa sebebini bilmiyorum ama mutlaka haberleri izlerim. Normalde hafta içinde bunu pek yapmam ama televizyondaki akşam haberlerini pazar günleri kaçırmam.”


Bir dernek kurabiliriz

Peki acaba kendisinin pazarları sıkıntılı geçirmemek için bir önerisi olur mu? Harmancı şunları anlatıyor: “Bir ara bir esprim vardı. ‘Pazar günlerinden sıkılanlar olarak bir dernek kurup cumartesi günleri toplanalım’ derdim. Çünkü pazar günü sosyalleşmemek için insanlar yemin etmiş gibi. Pazar günümü aileme ayırmalıyım, gibi bir gizli karar alınmış sanki. Benim pazar sıkıntısına bulduğum çözüm şehrin çok uzak köylerine gidip buralarda kendi hâlimde yürümektir. Dünyada bulunmak zaten ruhumu daraltıyor. Günün pazar olması şart değil. Ama pazar olduğunda insan içsel sorularını yoğunlaştırıyor.”


Pazarlar ve Tarantino

E o hâlde gelelim beyaz perdeye… “Sizce pazar günü izlenecek en iyi film hangisidir?” Harmancı, “eğlenmek ve sinema” denildiğinde aklına daima Tarantino’nun geldiğini söylüyor. Arkasından da şunları anlatıyor: “Tarantino’nun tarışmasız en eğlenceli filmi Kill Bill’dir. Onu çekmeden önce ise Ucuz Roman. Ne anlattığının bir önemi yoktur. Ama anlatma biçimi, bize verdiği keyif üst düzeydir. Sanki herkes birbiriyle alay etmektedir. Kimse olup bitenleri umursamamaktadır. Böyle belirsiz bir şekilde film akıp giderken ansızın bir tabanca patlar. İzleyici irkilir. Sarsılır. Korkar. Ama sıkılmaz. Bir oyun mu oynanmaktadır yoksa bu insanlar gerçekten bu acıları yaşamakta mıdırlar? İşte Tarantino bizde bu belirsizlik duygusunu yaratır.”


Mesele pazartesinin gelmesi

Peki ya kitaplar dersek, cevap ne olur? Pazar günü hangi kitabı okursunuz? Haramancı, “Eğlendirici tarafı daha yoğun kitaplar olabilir. Örneğin iyi resimlenmiş bir çocuk kitabı. Mümkünse renkli. Mümkünse sarı kağıda basılmış. Mesela Kemalettin Tuğcu olabilir. Roald Dahl olabilir. Çünkü bunlar elimden düşmez. Bütün mesele bir an önce pazartesi sabahının olmasını sağlamak” diyor cevap olarak.


Evde olmak güzel duygu

Sıradaki sorumuz arkadaşlarla alakalı. Harmancı’ya özellikle pazar günleri görmek istediği arkadaşları var mı, diye soruyoruz. “Çok sınırlı bir arkadaş grubum var. Onlarla da en azından iki haftada bir, bir araya geliriz” diyerek şunları anlatıyor: “Pazar gündüzleri neredeyse hiç buluşmadık. Çünkü az önce söylediğim gibi, insanların pazar günlerini evde yaşamak gibi bir şartlanmışlıkları var. Biraz da şundan. Yoğun çalışan insanlar evde olmayı özlüyor. Evde olmak çok güzel bir duygudur. Hafta içi eve girmekte zorlananlar için…”


Yalnızlık sıkıntıyı artırıyor

Favori mekânlarından konu açınca da “Ben daima insansız bir eğlence yeri ararım. Dağ başları. Issız doğal yerler. Sessizlik. İnsanların rağbet ettiği eğlence yerleri bana göre değil. Aslında benim sorunum günün pazar olması değil. Yerin dünya olması” ifadelerini kullanıyor. Herhâlde köşemizin en zor sorusu “En güzel ve en kötü geçen pazar gününüz hangisi?”dir. Harmacı’ya bu soruyu yönelttiğimizde ise eski günlerine de dönerek şu yanıtı veriyor: “Eskiden annemlerle veya kardeşlerimle bir araya gelir ve yemek yerdik. En büyük mutluluğum böyle zamanlarda olurdu. Dostlar, arkadaşlar bir araya gelerek sanırım bu can sıkıntısını azaltıyorlar. Sağaltıcı oluyor. Biraz grup terapi gibi… Pazar günlerinin normalde olduğundan daha da sıkıcı olması için mesela yalnız kalmanız gerek. Yani evde eşinizin veya başka bir akrabanızın olmaması… Bu durum pazar sıkıntısını artırır. Ya da çok yaklaşan bir stres sebebi de pazar günlerinde işimizi daha da zorlaştırır.”


Her anlamda çalışmak…

Peki ya acaba kendisi pazar günleri çalışır mı? “ ‘Çalışmak’ normalde var olan işimi yapmak anlamında ise hayır” diyor ve şöyle sürdürüyor yanıtını: “Ben bir üniversitede öğretim üyesiyim. Ama çalışmak bir yazarın rutinleri ise zaten bütün hayatım bu şekilde geçiyor. Okumak, yazmak, planlamak anlamında bir mesai her zaman olduğu gibi pazar günleri de yaşanıyor. Aslında pazar sıkıntısından kurtulmanın bir yolu da çalışmak bence. Her anlamıyla çalışmak. Formal veya normal anlamıyla çalışmak…”


Sağ gözünde tiki olan biri

Gelelim en son soruya: “Pazar günü bir insan olacak olsa nasıl birisi olurdu?” Harmancı şöyle diyor: “Takım elbiseli. Ciddi. Öfkeli. Sağ gözünde tiki var. Kravatında kravat iğnesi var. Arada bir ceketinin düğmelenmiş olup olmadığından emin olmak istiyor. Sizinle konuşurken yüzünüze bakıyor ama bir genel müdür gibi bakışlarıyla neden kravatsız olduğunuzu merak ediyor. Delici bakışları var. Kendinden çok emin. Siz çıkıp da kendisine neden pazartesi gününe bu kadar benzediğini sorarsanız bunu hakaret kabul edecektir. Kaşları çatılır. Pazartesi gününe benzemek mi? Sen de kimsin ve benle ne biçim konuşuyorsun, diyecektir. Konuşurken arada gözlüğüne dokunur.”


#Pazarları Hiç Sevmem
#Abdullah Harmancı
#pazar
4 saat önce

source: https://www.yenisafak.com/hayat/pazardan-sikilanlar-bir-dernek-kurup-cumartesileri-toplanalim-4628849

Similar Posts

Leave a Reply