Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi (ZBEÜ) Mühendislik Fakültesi Geomatik Mühendisliği Öğretim Üyesi Prof. Dr. Şenol Hakan Kutoğlu, milattan önce 222 yılına kadar geçmiş depremleri de gösteren, yer hareketlerini uydu verileri ve uzay teknolojileri kullanarak geliştirdikleri yazılım ile incelediklerini söyledi. Aktif fayların yüksek gerinim değerlerine sahip noktalarda ‘sıcak bölgeler’ oluşturduğunu ifade ederek 6 Şubat depremlerinden sonra o bölgedeki fayların hareketlendiğini anlatan Kutoğlu, "Türkiye’nin değişik yörelerinde geçmişte olan depremlere baktığımız zaman, aktif fayların bazısının sıcak bölgeler oluşturduğunu, yüksek miktarda enerji biriktirdiğini ve diğerlerine göre kırılmaya daha yakın olduklarını yaptığımız çalışmalardan görüyoruz. Uzay teknolojilerini kullanarak yer kabuğu hareketlerini izlediğimizde ülkemizdeki bütün fayların yıllık hareket hızlarını ortaya çıkarmak mümkün. Bu yıllık hareket hızlarından yola çıkarak geçmişte faylar üzerinde meydana gelen depremlerle bunları bir araya getirdiğimizde, şu anda konuşulan yerlerin dışında da gerçekten ‘sıcak nokta, sıcak faylar’ diye adlandırabileceğimiz gerinim değerleri yüksek miktarlara ulaşmış bölgeler söz konusu" diye konuştu.
"6’dan büyük deprem olabilir"
‘Henüz kırılmamış faylar bulunuyor’
Prof. Dr. Kutoğlu, 6 Şubat depremlerinin ardından bölgede kırılmamış faylar olduğunu, Malatya’ya enerji aktarımı yaşandığını ve Erzincan ile Erzurum faylarına enerji transferi olduğunu da belirterek, Yedisu ve Marmara’da Pamukova fayında enerji birikiminin yüksek olduğunu kaydetti. Kutoğlu, Marmara Denizi’ndeki fayların hareketli olduğunu ve yaptığı hesaplamalar sonucunda en büyük riskin Ege Bölgesi’nde olduğunu ifade ederek, şöyle konuştu:
source: https://www.yenisafak.com/gundem/izmir-ve-cevresi-icin-en-yuksek-deprem-riski-uyarisi-4627018